Arkeologlar Uzaydan Yardım Alıyor
Arkeologlar Uzaydan Yardım Alıyor
Arkeologlar Uzaydan Yardım Alıyor
yapayzeka
yapayzeka
3 dakika
3 dakika
10 Eki 2024
10 Eki 2024
Antik mirasları koruma çabaları artık uzaydan başlıyor.
Antik alanların korunması için yeni ve eski uzay görevlerini birleştirmek gerektiğini söyleyen bilim insanları, bu yaklaşımı NASA'nın yakın zamanda düzenlediği bir konferansta dile getirdiler. Güney Kaliforniya'daki NASA Jet İtki Laboratuvarı’ndan (JPL) emekli bilim insanı Ronald Blom, "Dünya da bir gezegen olduğu için onu da gözlemlememiz gerekiyor," diyerek, uzaydan Dünya’yı incelemenin arkeolojik alanları koruma açısından önemini vurguladı.
Antik mirasları koruma çabaları artık uzaydan başlıyor.
Antik alanların korunması için yeni ve eski uzay görevlerini birleştirmek gerektiğini söyleyen bilim insanları, bu yaklaşımı NASA'nın yakın zamanda düzenlediği bir konferansta dile getirdiler. Güney Kaliforniya'daki NASA Jet İtki Laboratuvarı’ndan (JPL) emekli bilim insanı Ronald Blom, "Dünya da bir gezegen olduğu için onu da gözlemlememiz gerekiyor," diyerek, uzaydan Dünya’yı incelemenin arkeolojik alanları koruma açısından önemini vurguladı.
Antik mirasları koruma çabaları artık uzaydan başlıyor.
Antik alanların korunması için yeni ve eski uzay görevlerini birleştirmek gerektiğini söyleyen bilim insanları, bu yaklaşımı NASA'nın yakın zamanda düzenlediği bir konferansta dile getirdiler. Güney Kaliforniya'daki NASA Jet İtki Laboratuvarı’ndan (JPL) emekli bilim insanı Ronald Blom, "Dünya da bir gezegen olduğu için onu da gözlemlememiz gerekiyor," diyerek, uzaydan Dünya’yı incelemenin arkeolojik alanları koruma açısından önemini vurguladı.
2025 yılında fırlatılması planlanan NASA ve Hindistan Uzay Araştırma Organizasyonu’nun (ISRO) ortak projesi olan Sentetik Açıklıklı Radar Misyonu (NISAR), kıyı şeritlerindeki değişiklikleri takip ederek arkeolojik alanlar için geniş çaplı bir bağlam sunacak. Blom, ayrıca eski uzay görevlerinden elde edilen verilerin hala çok değerli olduğunu belirtti. Örneğin, 2000 yılında uzay mekiğinin radar haritalama görevi sırasında toplanan veriler, günümüzde hala birçok çalışmada kullanılıyor.
NASA ve ABD Jeolojik Araştırmalar Merkezi tarafından ortaklaşa yürütülen Landsat programı ise, 1972'den beri Dünya yüzeyini gözlemliyor. Landsat'ın yarım yüzyılı aşkın arşivi, arkeologların iklim değişikliği veya kentleşme gibi insan kaynaklı tehditlerle karşı karşıya kalan bölgeleri uzaktan izlemelerine olanak tanıyor.
2025 yılında fırlatılması planlanan NASA ve Hindistan Uzay Araştırma Organizasyonu’nun (ISRO) ortak projesi olan Sentetik Açıklıklı Radar Misyonu (NISAR), kıyı şeritlerindeki değişiklikleri takip ederek arkeolojik alanlar için geniş çaplı bir bağlam sunacak. Blom, ayrıca eski uzay görevlerinden elde edilen verilerin hala çok değerli olduğunu belirtti. Örneğin, 2000 yılında uzay mekiğinin radar haritalama görevi sırasında toplanan veriler, günümüzde hala birçok çalışmada kullanılıyor.
NASA ve ABD Jeolojik Araştırmalar Merkezi tarafından ortaklaşa yürütülen Landsat programı ise, 1972'den beri Dünya yüzeyini gözlemliyor. Landsat'ın yarım yüzyılı aşkın arşivi, arkeologların iklim değişikliği veya kentleşme gibi insan kaynaklı tehditlerle karşı karşıya kalan bölgeleri uzaktan izlemelerine olanak tanıyor.
2025 yılında fırlatılması planlanan NASA ve Hindistan Uzay Araştırma Organizasyonu’nun (ISRO) ortak projesi olan Sentetik Açıklıklı Radar Misyonu (NISAR), kıyı şeritlerindeki değişiklikleri takip ederek arkeolojik alanlar için geniş çaplı bir bağlam sunacak. Blom, ayrıca eski uzay görevlerinden elde edilen verilerin hala çok değerli olduğunu belirtti. Örneğin, 2000 yılında uzay mekiğinin radar haritalama görevi sırasında toplanan veriler, günümüzde hala birçok çalışmada kullanılıyor.
NASA ve ABD Jeolojik Araştırmalar Merkezi tarafından ortaklaşa yürütülen Landsat programı ise, 1972'den beri Dünya yüzeyini gözlemliyor. Landsat'ın yarım yüzyılı aşkın arşivi, arkeologların iklim değişikliği veya kentleşme gibi insan kaynaklı tehditlerle karşı karşıya kalan bölgeleri uzaktan izlemelerine olanak tanıyor.
Örneğin, Kıbrıs'ta, 1980'lerden bu yana kentleşme %300'ün üzerinde artmış durumda ve bu durum adadaki arkeolojik alanları ciddi tehlikeye atıyor. Kıbrıs Üniversitesi'nde yardımcı profesör olan Athos Agapiou, uzay tabanlı radar teknolojisinin büyüyen şehirlerin haritalanmasına yardımcı olduğunu ve hem yüzeydeki hem de yer altındaki kalıntıların korunmasına katkı sağladığını belirtti.
Benzer şekilde Guatemala’daki San Bartolo-Xultun Arkeolojik Projesi, antik Maya kalıntılarını korumak için yerel topluluklarla iş birliği yapıyor. Bu projede, uydu tabanlı lidar teknolojisi ile yoğun ormanların altında kalan Maya kalıntıları keşfediliyor. Antropoloji profesörü Heather Hurst, yerel halkın arkeolojik araştırmaların birincil ortağı olarak sürece dahil edilmesinin büyük önem taşıdığını ifade etti.
Örneğin, Kıbrıs'ta, 1980'lerden bu yana kentleşme %300'ün üzerinde artmış durumda ve bu durum adadaki arkeolojik alanları ciddi tehlikeye atıyor. Kıbrıs Üniversitesi'nde yardımcı profesör olan Athos Agapiou, uzay tabanlı radar teknolojisinin büyüyen şehirlerin haritalanmasına yardımcı olduğunu ve hem yüzeydeki hem de yer altındaki kalıntıların korunmasına katkı sağladığını belirtti.
Benzer şekilde Guatemala’daki San Bartolo-Xultun Arkeolojik Projesi, antik Maya kalıntılarını korumak için yerel topluluklarla iş birliği yapıyor. Bu projede, uydu tabanlı lidar teknolojisi ile yoğun ormanların altında kalan Maya kalıntıları keşfediliyor. Antropoloji profesörü Heather Hurst, yerel halkın arkeolojik araştırmaların birincil ortağı olarak sürece dahil edilmesinin büyük önem taşıdığını ifade etti.
Örneğin, Kıbrıs'ta, 1980'lerden bu yana kentleşme %300'ün üzerinde artmış durumda ve bu durum adadaki arkeolojik alanları ciddi tehlikeye atıyor. Kıbrıs Üniversitesi'nde yardımcı profesör olan Athos Agapiou, uzay tabanlı radar teknolojisinin büyüyen şehirlerin haritalanmasına yardımcı olduğunu ve hem yüzeydeki hem de yer altındaki kalıntıların korunmasına katkı sağladığını belirtti.
Benzer şekilde Guatemala’daki San Bartolo-Xultun Arkeolojik Projesi, antik Maya kalıntılarını korumak için yerel topluluklarla iş birliği yapıyor. Bu projede, uydu tabanlı lidar teknolojisi ile yoğun ormanların altında kalan Maya kalıntıları keşfediliyor. Antropoloji profesörü Heather Hurst, yerel halkın arkeolojik araştırmaların birincil ortağı olarak sürece dahil edilmesinin büyük önem taşıdığını ifade etti.
Bu tür projeler, antik mirasların korunmasının yanı sıra, yerel ve yerli topluluklarla bilgi paylaşımını artırmayı ve bu mirasların korunmasında onları daha aktif bir rol oynamaya teşvik ediyor.
Bu tür projeler, antik mirasların korunmasının yanı sıra, yerel ve yerli topluluklarla bilgi paylaşımını artırmayı ve bu mirasların korunmasında onları daha aktif bir rol oynamaya teşvik ediyor.
Bu tür projeler, antik mirasların korunmasının yanı sıra, yerel ve yerli topluluklarla bilgi paylaşımını artırmayı ve bu mirasların korunmasında onları daha aktif bir rol oynamaya teşvik ediyor.
Teknolojinin
Rengi
Neyi bilmediğimiz hakkında hiçbir fikrimiz yokNeyi bilmediğimiz hakkında hiçbir fikrimiz yokNeyi bilmediğimiz hakkında hiçbir fikrimiz yokNeyi bilmediğimiz hakkında hiçbir fikrimiz yokNeyi bilmediğimiz hakkında hiçbir fikrimiz yok
Trendler
E-Gazete
Özel içeriklerin doğrudan e-posta kutunuza iletilmesi için bültenimize abone olun.
Teknolojinin
Rengi
Neyi bilmediğimiz hakkında hiçbir fikrimiz yokNeyi bilmediğimiz hakkında hiçbir fikrimiz yokNeyi bilmediğimiz hakkında hiçbir fikrimiz yokNeyi bilmediğimiz hakkında hiçbir fikrimiz yokNeyi bilmediğimiz hakkında hiçbir fikrimiz yok
Trendler
E-Gazete
Özel içeriklerin doğrudan e-posta kutunuza iletilmesi için bültenimize abone olun.
Teknolojinin
Rengi
Neyi bilmediğimiz hakkında hiçbir fikrimiz yokNeyi bilmediğimiz hakkında hiçbir fikrimiz yokNeyi bilmediğimiz hakkında hiçbir fikrimiz yokNeyi bilmediğimiz hakkında hiçbir fikrimiz yokNeyi bilmediğimiz hakkında hiçbir fikrimiz yok
Trendler
E-Gazete
Özel içeriklerin doğrudan e-posta kutunuza iletilmesi için bültenimize abone olun.